Netflix elindeki filmlerin neredeyse yarısını kaybetti. 2015 yılında 5 bine yaklaşan film sayısı, bugün 3 bine düşmüş durumda.
Yıllardır her çeyrekte biraz daha büyüyen Netflix, bu muhteşem gidişatı uzun süre götürmüş olsa da sonunda duvara tosladı ve bu çeyrekte ilk kez abone kaybetmesinin ardından kendisini bir anda zor bir durumun içinde buldu. Şirketin hisseleri bir anda neredeyse yarı yarıya değer kaybederken, yatırımcılar da şirkete olan güvenini yitirdi. Hatta bazı hissedarlar şirket yönetiminin kendilerini yanılttığını iddia ederek durumu mahkemeye bile taşıdı.
Abone kaybının açıklanmasının ardından üst üste gelen bu darbelerin ilk etkisini atlatan Netflix, bu durumun uzun vadede şirkete zarar vermemesi için elinden geleni yapıyor. Bir yandan masrafları kısma yoluna giderken, bir yandan da şifre paylaşımını engelleyerek yeni kullanıcılar elde etmeye çalışıyor. Ancak tüm bu süreçte şirketin çözmesi gereken önemli bir sorun daha bulunuyor: Kaybettikleri içeriklerin yerini doldurmak.
Platformda binlerce içerik olduğu için kullanıcıların fark etmesi kolay olmasa da son aylarda platformdaki pek çok film ve dizi kaldırıldı. Şirket, lisans anlaşmaları sona eren bu filmlerin yerini doldurmak için elinden geleni yapsa da platformdaki film kataloğu hızla eridi. Öyle ki Netflix’teki film sayısının son yedi yılda neredeyse yarı yarıya azaldığı ortaya çıktı.
2015 yılında platformun ABD versiyonunda 4751 film bulunuyordu. Bugün bu rakam neredeyse 3 bine düşmüş durumda.
Peki ne oldu da Netflix elindeki filmleri bir anda kaybetti? İşin tuhaf yanı şu ki bu duruma şirketin başarısı sebep oldu. Netflix’in yakaladığı başarı Disney ve Warner Bros. gibi şirketleri de kendi platformlarını kurmaya teşvik etti. Sonuçta ortaya Disney+ ve HBO Max gibi rakip platformlar çıktı. Disney, Warner Bros., Universal gibi Hollywood’un köklü stüdyoları, eski filmlerini Netflix gibi yayıncılara satmak yerine, kendi ellerinde tutarak kendi platformlarında izleyicilere sunmaya başladı. Haliyle lisans anlaşmaları bittikçe yenilenmedi ve platformdan ayrılan filmlerin yeri doldurulamadı. Üstelik önümüzdeki dönemde de bu durum devam edecek.
Netflix kendi orijinal filmlerini üreterek bu açığı kapatmaya çalışıyor olsa da önümüzdeki dönemde şirketi zorlu bir görev bekliyor. Çünkü sadece nicelik olarak değil nitelik olarak da platformdan giden filmlerin yerinin doldurulması gerekiyor ki bu hiç de kolay olmayacak.