Dyson Zone : Pürüzsüz ses veren hava temizleyici kulaklık

Dyson Zone

Dyson’ın ilk giyilebilir hava temizleyicisi olan Dyson Zone, şehir kirliliğinden dolayı günlük hayatta maruz kaldığımız gaz, alerjen ve partikülleri yakalarken, gelişmiş gürültü engelleme özelliğiyle istenmeyen sesleri ortadan kaldırıp, kullanıcılara pürüzsüz ve yüksek ses kalitesi sunuyor.

Dyson Zone kulaklık seti, yüksek kalitede ses verip gürültü önleyebilirken, burun ve ağza temiz hava akışı sağlıyor. On yılı aşkın hava kalitesi Ar-Ge çalışmalarının sonucu olan Dyson Zone hava temizleyici kulaklıklar, şehrin hava ve gürültü kirliliği sorunlarının üstesinden aynı anda geliyor.

Dyson Zone

Dyson Zone hava temizleyici kulaklık, Dyson’ın hava akışı, filtreleme ve motor teknolojilerindeki 30 yıllık uzmanlığı ve iç ve dış mekân hava kalitesine ilişkin derin araştırmaları neticesinde ortaya çıktı. Kulaklıktaki kompresörler, çift katmanlı filtrelerden hava çekiyor ve temassız vizörden kanalize edilen iki temizlenmiş hava akışını kullanıcının burnuna ve ağzına yönlendiriyor. Vizör üzerindeki şekillendirilmiş kanallar, temizlenmiş hava akışının burun ve ağza yakın tutulmasını ve rüzgârdan mümkün olduğunca az etkilenmesini sağlıyor. Dyson Zone, müzik veya sesi olduğu gibi pürüzsüz bir şekilde kullanıcıya aktarmak için gelişmiş Aktif Gürültü Engelleme (ANC) sistemini kullanıyor. Minimum bozulma ve nötr frekans tepkisi sayesinde zengin ve sürükleyici bir ses aktararak şehrin gürültüsünden kurtulmayı sağlıyor.

Dyson Zone Tasarım Sürecinin Detayları

Başlangıçta şnorkele benzeyen temiz hava ağızlığı, motoru ve iç işleyişi tutan derin bir çantayla eşleştirilmiş olan Dyson Zone hava temizleyici kulaklıklar, altı yıllık geliştirme sürecinde önemli ölçüde gelişti. 500’den fazla prototip, başlangıçta enseye yerleştirilen bir motorun iki kompresör haline geldiğini ve her bir kulaklıkta bir tane olduğunu, şnorkel ağızlığının tam yüz teması olmadan temiz hava sağlayan etkili, temassız bir vizöre dönüştüğünü gösterdi. Yeni bir temiz hava dağıtım mekanizması oluştu.

Dyson Zone

Dyson mühendisleri için, genellikle temasla ilişkili rahatsızlık ve tahrişten kaçınmak için temassız bir çözüm geliştirmek şart olduğundan vizör kritik bir unsurdu. Hava akışı yolları ve vizör tasarımı, saf hava sağlamanın merkezinde yer alıyor. İki hava akım jetini dağıtan merkezi ağ ile birlikte vizörün geometrileri ve vizör kanalları, filtrelerden çıkan temizlenmiş havanın yan rüzgarlarda ve kullanıcının özel yüz şekli için burun ve ağza etkili bir şekilde iletilmesini sağlıyor. Dyson mühendisleri, mevcut test yöntemlerinin ötesine geçerek, kontrollü bir odada insan solunum modellerini çoğaltarak kirliliği “soluyan” tıbbi sınıf mekanik akciğerler ve algılama ekipmanıyla donatılmış bir solunum mankeni kullandı. Sonrasında, Frank’in yapay akciğerinde birikecek olan parçacıkların filtreleme etkinliğini belirlemek için burun ve boğazdaki kirlilik seviyesi ölçüldü.

Kulaklıkların içindeki hassas mühendislikle tasarlanmış kompresörler, bir kulaklığın alan kısıtlamalarına uyacak şekilde akıllıca tasarlanmış çift katmanlı filtrelerden hava çekiyor. Negatif yüklü elektrostatik filtre, alerjen gibi ultra ince partikülleri ve fren tozu endüstriyel yanma ve inşaat gibi kaynaklardan gelen partikülleri yakalarken, potasyumla zenginleştirilmiş bir karbon tabakası NO2 (Azot Dioksit) ve SO2 (Sülfür Dioksit) gibi şehirlerde bulunan gaz kirleticileri yakalıyor. Kompresör, temizlenmiş havayı esnek kanallarla oluşturulmuş temassız vizör aracılığıyla kullanıcının burnuna ve ağzına yönlendiriyor.

Dyson Zone

Bilimsel bir yaklaşım

Ses dünyasına ilk adımını atan Dyson mühendisleri, diğerlerinin yaptığı gibi “altın dinleyici” yaklaşımına güvenmemeyi seçerek bilimsel bir yaklaşım benimsedi. Dyson’ın ses mühendisleri ve akustik uzmanlarından oluşan ekibi, kapsamlı dinleme denemeleriyle desteklenen, ölçümler tarafından yönlendirilen mükemmel sesi tasarlamaya çalıştı. Sonuç: pürüzsüz, zengin ses ve gelişmiş gürültü engelleme. Giyilebilir bir cihazın yapısından kaynaklı alan kısıtlamalarına rağmen, Dyson mühendisleri her kulaklıkta yüksek performanslı neodim lektroakustik sistem geliştirdi. Geniş frekans tepkisi, hassas sol-sağ dengesi ve insan kulağının algılayabileceğinin çok altında ses bozulması, müzisyenlerin amaçladığı gibi aslına sadık bir ses çıkışı sunuyor.

Mühendisler, Dyson’ın kendi yarattığı bir problemi çözerek, gelişmiş gürültü engelleme sistemi tasarladılar. Benzersiz mikrofon dizilimi ile cihazın pasif ses kısması ve ANC (Aktif Gürültü Engelleme) özelliği, evde, işte ve hareket halindeyken istenmeyen çevresel gürültüyü ve motor tonlarını azaltarak gelişmiş gürültü engelleme sağlar. Geniş, açılı kulaklık yastıkları, hem konfor hem de optimum gürültü azaltma için özel olarak tasarlanmış köpük yoğunluğu ve kafa bandı kelepçe kuvvetiyle dinleyicinin kulağının çevresini sarıyor.

Dyson Zone

Konfor için tasarlandı

Dünyadaki her insanın kafası birbirinden farklıdır. Dyson’ın ilk giyilebilir ürününde, Dyson mühendisleri konforu yeni bir yöntem geliştirerek düşünmek zorundaydı. Kafa ve yüz geometrilerine ilişkin ayrıntılı araştırma, mühendislerin Dyson Zone hava temizleyici kulaklığın farklı kafalarda nasıl duracağını ve farklı kafalarda nasıl performans göstereceğini ölçebileceği anlamına geliyordu. Kafa bandının kelepçe kuvveti, vizörün geometrisi ve malzemeleri, makinenin ayarlanabilirliği ve daha fazlası bu araştırma sürecinde yer aldı.

Bir atın eyerinin şeklinden ve tasarımından ilham alan Dyson Zone, ağırlığı tepeden ziyade kafanın yanlarına dağıtmak için tasarlanmıştır. Bir eyer tipik olarak atın omurgası üzerinde kıvrılır ve yükü omurganın solundaki ve sağındaki alanlara temas yoluyla dağıtır.  Bu yöntem, kafa bandındaki merkezi yastık için kullanılan bir biçimdir.

Kulaklık yastıklarının geliştirilmesi üç nedenden dolayı önemlidir: konfor, kafa üstü denge ve pasif ses azaltma. Köpük, kulaklık yastıkları için olmazsa olmazdır, ancak Dyson mühendisleri, yoğunluğa, sıkıştırma ve geri esneme oranına göre en uygun malzemeyi seçmek için farklı köpüklerin yapısını derinlemesine araştırdı. Bunların tümü, basıncın kafaya temas şeklini değiştirmekteydi. Kulaklık ve kafa bandı yastıkları için en uygun köpüğü seçerken, sağladığı konforu, dengesini ve sağladığı akustik faydayı dengelemek önemliydi. Kulağın etrafındaki kalıp, temas noktalarının boyutunu artırarak daha iyi yalıtım sağlarken kulağı şehrin gürültüsünden kurtardı. Yastık, hem ses azaltma hem de konfor  için geleneksel kulaklık yastıklarına kıyasla daha düzdür ve yastıklar, optimum konfor için kulaktaki açıyla aynı hizadadır.

SpaceX, Crew Dragon üretimini sonlandırıyor