Elon Musk’ın şirketi kendi kontrolleri dışında ele geçirmesinden endişe eden Twitter yönetimi, “zehirli hap” yöntemini devreye soktu.
Son günlerde teknoloji dünyasının gündemine damga vuran Elon Musk-Twitter flörtleşmesi, karşılıklı hamlelerle yeni boyutlar kazanmaya devam ediyor. Twitter’ın yüzde 9.1’ini satın alarak şirketin en büyük hissedarı olduktan günler sonra şirketin tamamını satın almak için 43.4 milyar dolarlık bir teklif yapan Musk, şirketin yönetim kurulunu da zorlu bir sürecin içine atmış oldu. Musk’ın şirketin satın almak için pazar değerinin üzerinde bir teklif yapması, hissedarların aklını çelebilecek bir finansal tablo ortaya çıkardı. Ancak Twitter’ın yönetim kurulu bu teklife pek de sıcak bakmıyor. Hatta bunun da ötesinde Musk’ı şirkete yönelik bir tehdit olarak görüyor diyebiliriz. Bu tehdidi savuşturmak için de kritik kararlar almaktan kaçınmıyor.
Elon Musk’ın kendi kontrolleri dışında hisseleri satın alarak şirketin kontrolünü ele geçirmesinden endişe eden Twitter yönetim kurulu, finans dünyasında “zehirli hap” olarak adlandırılan bir imtiyazlarını devreye sokarak, en azından bir yıl boyunca şirketin Elon Musk’a satılması yönündeki kararı kendi ellerine aldı. Ayrıca bir zorla devralma operasyonuna karşı şirketin hisselerinin satın alınmasını daha zorlu ve masraflı bir hale getirdi. Bu karar en azından bir yıl boyunca şirketin kaderini yönetim kurulunun belirlemesine yardım edecek. Elbette bu karar hem Twitter’ın pazar değeri üzerinde negatif bir etki yaratabilir, hem de şirket hissedarlarının yönetim kuruluna tepki göstermesine neden olabilir. Ancak Elon Musk’ın teklifi kararı karşında zor bir durumda kalan yönetim kurulu, bu “zehirli hap”ı yutmak zorunda kaldı.
Elbette bu karar yönetim kurulunun şirketi Elon Musk’a kesinlikle satmayacağı anlamına gelmiyor. Sadece Musk’ın kendi kontrolleri dışında şirketi ele geçirmesini zorlaştırıyor. Bu dakikadan sonra yönetim kurulu Musk’ın teklifini değerlendirerek, şirketi Musk’a satıp satmayacaklarına karar verecek. Ancak yönetim kademesinden gelen ilk açıklamalar satmaya pek de istekli olmadıklarını gösteriyor. Karşılıklı hamlelerle finansal bir satranç oyununa dönen bu sürecin nasıl sonuçlanacağını bekleyip göreceğiz.
