Tarot filminin yapım ekibinden ilginç açıklamalar: “Geleceğin ne getireceğini bilmek iyi bir fikir değil!”
Bir grup arkadaşın, Tarot falı okumalarının kutsal kuralı olan başkasının desteğini asla kullanma kuralını çiğnemeleriyle gelişen olayları konu alan Tarot filmi 3 Mayıs’ta vizyonda olacak. Korku sineması hayranlarının heyecanla beklediği filmin yapım ekibi vizyon öncesi dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
Başkasının destesini asla kullanma!
Filmin ortak senaristi ve yönetmenleri Spenser Cohen ve Anna Halberg, filmin çıkış noktasının, özellikle belirsizlik zamanlarında insanların bir şeyleri anlamlandırmak için tarot ve astrolojiye başvurduklarını fark etmeleriyle başladığını anlatırken, buradan yola çıkarak fikri geliştirdiklerini söylüyor. Tarot ve astroloji üzerine araştırma yaparken, tüm filmi harekete geçirecek bir fikir bulduklarını aktaran ikili, “Başkasının destesini kullanmamak… Bu tarotun temel kurallarından biri. Bu kuraldan yola çıktık. Çünkü her deste kişiseldir ve bu filmimizde de özellikle öyle. Destenin sahibi gerçekten kendini ona adamış. Ve bunun karakterlerimiz için çok olumsuz sonuçları olacak” diye anlatıyor.
Tarot kartlarının ve tarot fallarının doğasında korkutucu bir şey olduğunu aktaran Cohen ve Halberg “Astrolojiyi ve burçları seviyoruz çünkü bunlar kendiniz hakkında bilgi edinmenin bir yolu olduğu gibi aynı zamanda gelecek hakkında bilgi edinmenin de bir yoludur. Öte yandan, geleceğin iyi ya da kötü ne getireceğini bilirseniz bu, aldığınız kararları etkileyecektir. Ve sırf geleceğin ne getireceğini bilebilirsiniz diye, bunu bilmenizin iyi bir fikir olduğunu sanmıyorum” diyor ve şöyle devam ediyor: “Geleceğimiz yıldızlarda mı yazılı, yoksa kaderimiz tamamen özgür irademize mi bağlı? Bu herkesi bağlayan büyük, evrensel, küresel bir tema. Ama özünde, film bizim için bir kadının ölümle konuşmasını anlatan bir hikâye oldu”.
Tarot uzmanı ile çalıştık
Tarot ve astrolojinin yüzlerce, belki de binlerce yıldır geleceği tahmin etmek için kullanılan iki yöntem olduğunu aktaran Cohen ve Halberg, filmin gerçeklere ve tarihe dayanmasını istediklerini bu sebeple de Angie Banicki adında bir Tarot Uzmanı ile çalıştıklarını anlatıyor. Bu sayede filme büyük bir inandırıcılık kazandırdıklarını söyleyen ikili şöyle devam ediyor: “Senaryodaki her şeyin mantıklı olduğundan emin olmak ve tüm tarot dizilimlerimizi denetlemek için bir Tarot Uzmanı ile çalıştık. Astroloji ve tarot hakkında bilgisi olan herkes dizilimlerin gerçekten birbiriyle örtüştüğünü görecektir ve filmde bazı gizli sürprizlerimiz de var.”
Sinema izleyicilerine hitap edecek bir korku filmi yapmaya çalıştıklarını söyleyen Cohen ve Halberg, korkunun tadının en iyi grup hâlinde çıktığının altını çiziyor. “Karanlık bir sinema salonunda bir grup yabancıyla oturup bu duygusal eğlence trenine binmenin çok korkutucu ve eğlenceli bir yanı var. Cadılar Bayramı gecesi dışarıda olmak ve arkadaşlarınızla perili bir eve gitmek gibi. Bu deneyimi özellikle büyük ekran için tasarladık” diye konuşuyor.
Hepimiz artık daha fazla şey hissediyoruz
Dünyanın gidişatının değiştiğini ve hepimizin her zamankinden daha fazla cevap ve işaret aradığını anlatan Tarot Uzmanı ise, “Hepimiz artık daha fazla şey hissediyoruz. Bana gelip otel odalarında birinin nefes aldığını hissettiklerini, nesnelerin hareket ettiğini gördüklerini, ışıkların açılıp kapandığını ya da birinin yanlarında olduğunu hissettiklerini anlatan insanlar var” diyerek şöyle devam ediyor: “Filmde karakterler fallarını sofistike bir zodyak açılımıyla okudu. Dairenin merkezinde, tarot diziliminin genel temasını temsil eden ve diğer kartlara netlik kazandıran 13. bir kart bulunur. Bir daire içinde dizilmiş on iki kart, her bir burcu temsil eden bir kart ve her kart kendi sembolizmini taşıyor; ruh hâli, ilişkiler, ihtiyaçlar, hedefler. Tüm tarot destesini gözden geçirdik ve daha korkutucu olan ya da daha karanlık bir içeriğe sahip olan kartlar hakkında konuştuk. Rider-Waite’in daha korkunç kartlarının çoğu filmde gösterdik. Ölüm, Kılıçların Onlusu, Kılıçların Dokuzlusu, Kule, Şeytan…”
Gerilim dolu sahneleriyle korku filmi severlerin izlemekten büyük keyif alacağı filmde, Harriet Slater, Adain Bradley, Avantika ve Jacob Batalon gibi genç oyuncular yer alıyor.
Ülkemizdeki dağıtımını TME Films’in üstlendiği, “Tarot”, 3 Mayıs’ta vizyonda olacak.