Huawei’nin yıllardır kendisine uygulanan ambargoya rağmen Mate 60 Pro gibi bir telefonu nasıl yapabildiği, Tayvan’da yeni bir soruşturmaya konu oldu.
Amerika’nın sert yaptırımları sebebiyle bir dönem akıllı telefon pazarında silinmenin eşiğine gelen Çinli telefon üreticisi Huawei, bu zorlu dönemi bir şekilde atlattı ve yeniden yükselişe geçti. Şirket geçtiğimiz günlerde yeni amiral gemisi akıllı telefonları Mate 60 ve Mate 60 Pro’yu piyasaya sürdü. Son derece etkileyici teknik özelliklere sahip olan bu iki telefonla birlikte şirket global pazara da dönüş yaptı. İlk olarak Çin’de tanıtılan telefonlar, kısa süre sonra Hindistan’da global lansmanını gerçekleştirdi. Böylece Huawei yıllar sonra global telefon pazarına geri döndü.
ABD’nin sert yaptırımları yüzünden şirketin kritik parçaları temin etmesinin imkansız hale geldiği bir dönemde şirketin böyle bir geri dönüşü nasıl gerçekleştirdiği merak konusu oldu. Telefon parçalarına ayrıldığında ise, normalde Huawei’ye uygulanan ambargo gereği şirketin temin edememesi gereken bazı parçaların telefonda yer aldığı anlaşıldı. Bu da başta ABD olmak üzere, ambargoyu uygulayan ülkelerin hayrete düşmesine sebep oldu. Bu ilk şaşkınlığın geçmesinin ardından ise soruşturmalar başladı.
ABD’nin ardından Tayvan da Mate 60 Pro’da kullanılan parçaların Huawei’nin eline nasıl geçtiğini öğrenmek için bir soruşturma başlattı. Bu soruşturma kapsamında Tayvanlı çip üreticileri mercek altına alınacak. Bu şirketlerden herhangi birinin Çinli telefon üreticisine parça sağlayıp sağlamadığı araştırılacak. Bloomberg News’ün haberine göre Huawei’nin Çin’in güneyinde bir çip üretim ağı kurması için birden fazla Tayvanlı şirket, Çinli telefon üreticisine yardımcı olmuş olabilir. Bu da şirketin ambargoya rağmen nasıl çip üretimini gerçekleştirebileceğini açıklamış oluyor.