Yukarıda sözü edilen birinci nesil BMW M3 Pickup çeyrek yüzyıl hizmet verdikten sonra ilk yıpranma belirtilerini göstermeye başladı, yeni bir modelin zamanı gelmişti.
Orijinal modelde olduğu gibi otomobili tasarlamaktan sorumlu ekip mevcut güçlendirme elemanları nedeniyle yeniden bir cabrio gövdesi tercih etti Polschak konuyu şu şekilde anlatıyor, “Dönüştürme çalışması 2011 yılının ilkbaharında her zamanki gibi, sıradan bir biçimde başlamıştı. Ancak biri otomobili 1 Nisan şakası olarak pazarlama fikriyle çıkageldi”. Halkı hazırlamak için tarih yaklaşırken Nürburgring Nordschleife pistinde gerçekleştirilen kalibrasyon turlarının resimleri, bir seri üretim model üretme planlarının olduğu düşüncesini körüklemek için sızdırıldı.
Bu işe yaradı. O zamanın haberleri, birçok iyi gazeteci ve blog yazarının yemi yuttuğunu ve söylentilere inandığını gösteriyor. BMW M3 Pickup’ı önce Sedan, Coupé ve Cabrio’nun ardından “dördüncü gövde tipi” olarak sunan 1 Nisan 2011 tarihli resmi basın bülteninin “Motor kapağının altındaki 420bg güç ve arka aks üzerinde 450 kilogramlık yükleme kapasitesi BMW M modellerine özgü yarış stili sürüş keyfini ve günlük kullanım özelliklerini yeni bir seviyeye taşıyor” demesi bile olayı hemen yatıştırmaya yetmedi.
Bülten aynı zamanda Cd katsayısının BMW M3 Coupe modelinden daha yüksek olduğunu, otomobilin Cabrio’dan 50 kilogram daha hafif olduğunu ve 20 kilogram ağırlığındaki targa tavanın ağırlık merkezini düşürmek ve daha üstün dinamik özellikler sunmak üzere çıkarılabildiğinden söz ediyordu.
Basın bülteni söz konusu modelin aslında atölye taşıma işlerinde kullanılmak üzere tasarlanan bir yan model olduğunu ancak son paragrafta paylaşıyordu. Önceki modelinin aksine yolda kullanılmak üzere lisans da verilmişti.