Dünyanın en büyük sorunlarından biri olan plastiklerin imhası için artık insanlığın elinde çok güçlü bir koz olabilir.
Plastikleri düşük ısıda yiyebilen mikroorganizmalar keşfedildi. Dünya genelinde plastik atıklar endişe verici bir boyuta ulaşmış durumda ve araştırmacılar bu önemli sorunu çözmek için yoğun çaba sarf ediyorlar. Kısa bir süre önce, plastikleri yüksek sıcaklıklara ihtiyaç duymadan parçalayabilen mikroorganizmaların keşfi, bu konuda umut verici bir gelişme oldu. Bu mikroorganizmalar, Arktik’in kutup bölgeleri ve İsviçre Alpleri’nde ortaya çıktı. Araştırma henüz başlangıç aşamasında olsa da, bu bulgular endüstriyel plastik atık yönetimi konusunda önemli bir etki yapabilir. Bu atıklar, büyük ekolojik zararlara yol açan depolama alanlarında bulunuyor.
Plastik parçalama sürecinde ısı kullanmak genellikle karbon-nötr bir süreç olmaz. Geleneksel olarak plastik yiyen mikroorganizmaların kullanımı, yüksek sıcaklıklara olan ihtiyaçları nedeniyle sınırlı olmuştur. Ancak, bu çalışmada keşfedilen mikroorganizmalar, düşük ve orta sıcaklıklarda bile etkileyici plastik sindirme yeteneklerini göstererek bu durumu değiştirdi.
Plastikleri düşük ısıda yiyebilen mikroorganizmalar keşfedildi
Endüstriyel ölçekte plastik yiyen mikroorganizmaların kullanılması, genellikle maliyetli ısıtma işlemlerine ihtiyaç duymaktadır ve bu, karbon-nötr olmayan bir süreçtir. Fakat yeni keşfedilen soğuk uyumlu bakteri ve mantarlar, etkili ve çevre dostu bir çözüm sunarak bu alanı dönüştürme potansiyeline sahip olabilir.
Denemeler sonucunda çeşitli mikroorganizmalar arasında, Neodevriesia ve Lachnellula adlı iki mantar türü, plastik parçalanma sürecinin kahramanları olarak belirlendi. Bu mantarlar, test edilen hemen hemen tüm plastik türlerini parçalamada etkili oldu, ancak polietilen (PE) gibi plastikler hala büyük bir zorluk oluşturmaktadır. Yine de, poliester-poliüretan (PUR) gibi biyolojik olarak parçalanabilir plastiklerin ve polibütilen adipat tereftalat (PBAT) ve polilaktik asit (PLA) gibi ticari karışımların parçalanmasındaki başarı, daha sürdürülebilir bir gelecek için büyük umutlar sunuyor.
Supernatural hayranlarına kötü haber!