Antidepresan kullanımı günümüzde oldukça yaygın. Ancak yeni bir araştırmaya göre bu kadar yoğun kullanılmamalı. İşte detaylar.
Yeni yapılan bir araştırma doktorların daha az antidepresan reçete etmesi ve etkinlikleri hakkındaki belirsizlikler nedeniyle daha kısa süreler vermesi gerektiğini ortaya koydu. Araştırmacılar, antidepresanlarla ilişkili yan etkilerin ve yoksunluk semptomlarının, çoğunlukla şiddetli depresyon vakalarında görülen faydalardan daha ağır basabileceğini söyledi.
İngiltere’de, altı yetişkinden birine eşdeğer olan tahmini 7,8 milyon kişiye 2019-2020’de en az bir antidepresan reçetesi verildi. Kadınlarda reçete sayısı yüzde 50 daha fazlaydı. Mevcut verilerin gözden geçirmesi, doktorların daha az antipresan reçetesi yazması ve yazılan antidepresanın daha kısa süre için yazılmasınıni etkili olacağı yönünde. Neticede antidepresan yoksunluğu depresyonun kendi şiddetinden bile ağır basabiliyor.
Birleşik Krallık’de, 7 milyon kişi 2019-2020’de bir antidepresan reçetesi yazdırdı. Kadınlarda reçete sayısı yüzde 50 daha fazlaydı. Hal böyle olunca bu ilaçların kullanımı ile ilgili endişeler dile gelmeye başladı. Bir şeyi düzeltmek için ilaç alarak müdahale etmek tabi ki mantıklı ancak bu ilaçların da yan etkilerini göz önünde bulundurmak gerekiyor. Araştırmalar kişilerin sağlıklarının korunması için antidepresan kullanımının azaltılması veya kontrol altına alınması gerektiğini söylüyor. Beyindeki kimyalar üstünde etkisi olan antidepresan kullanımı herkes için zararlı etkiler doğurabiliyor. Bu nedenle kullanırken temkinli olmakta fayda var demek yanlış olmaz.
Kur korumalı TL vadeli mevduata para yatırmak caiz mi?
