Avrupa Birliği’nin mobil cihazlar için evrensel bir şarj portu zorunluluğu getiren USB-C direktifi, 28 Aralık itibarıyla yürürlüğe girdi.
Direktifin temel amacı, elektronik atıkları (e-atık) azaltmak ve farklı şarj standartlarının neden olduğu pazar parçalanmasını ortadan kaldırmak. Bu kapsamda yalnızca şarj portu değil, hızlı şarj standartları, etiketleme ve genel olarak atık yönetimi gibi unsurlar da düzenlemeye dahil edildi.
2022 yılında Avrupa Komisyonu, 2025’ten itibaren USB-C portuna sahip cihazların zorunlu hale geleceğini duyurmuştu. Bu karar doğrultusunda AB üyesi 27 ülke, direktifi ulusal yasalara entegre etmekle yükümlüydü. Yeni düzenleme; cep telefonları, tabletler, dijital kameralar, kulaklıklar, taşınabilir hoparlörler, e-kitap okuyucular, klavyeler, fareler ve navigasyon sistemleri gibi cihazları kapsıyor. Ancak dizüstü bilgisayar üreticileri için 28 Nisan 2026’ya kadar ek süre tanındı.
Bazı cihazlar, örneğin 350W güç girişi gerektiren PlayStation 5 gibi konsollar, kapsam dışında bırakılmış durumda. Ayrıca, dronelar veya tamamen kablosuz şarj cihazları gibi diğer ürünlerin şu an için düzenlemelere tabi olmadığı belirtiliyor. Ancak Avrupa Komisyonu, pazarın dinamiklerini ve teknolojik gelişmeleri yakından takip ederek bu listeyi güncel tutmayı hedefliyor.
Direktifin öngördüğü USB-C şarj portu zorunluluğu, üreticilerin kendi özel şarj teknolojilerini tamamen terk etmesini gerektirmiyor. Örneğin, MacBook’lar USB-C üzerinden şarj edilirken aynı zamanda özel şarj çözümlerini desteklemeye devam edebilir.
Mevcut USB-C portuna sahip olmayan cihazlar, stokta oldukları sürece satışta kalabilir. Ancak üreticiler, port olmadan yeni ürünler piyasaya süremezken, perakendeciler de eski cihazların yeni sevkiyatını yapamayacak.
Direktif, yalnızca fiziksel şarj portlarına odaklanmakla kalmıyor, aynı zamanda hızlı şarj teknolojilerini de düzenliyor. Yüksek voltaj ve akımlarla şarj edilebilen cihazların USB-PD (Power Delivery) standardını desteklemesi gerekiyor. Bu durum, iPhone ve Pixel gibi cihazların uyumluluğunu sağlarken, OnePlus ve Oppo gibi markaların da USB-PD desteği sunmasını zorunlu kılıyor. Ancak bu markalar, halihazırda bu standardı destekledikleri için büyük bir değişim gerekmeyecek.
Yeni düzenleme, elektronik cihazların şarj cihazı olmadan satılmasına da olanak tanıyor. Bu yaklaşım, gereksiz yedek şarj cihazlarının üretilmesini ve dolayısıyla e-atığın artmasını engellemeyi amaçlıyor. Bu durum, AB ülkelerindeki telefonların artık kutularında şarj cihazıyla gelmemesi anlamına geliyor. Ancak tüketicilerin bilgilendirilmesi adına cihaz kutularında şarj cihazının dahil olup olmadığını belirten grafiksel bir işaretleme yapılacak.
AB’nin bu düzenlemeyle yalnızca çevresel faydalar sağlamayı değil, aynı zamanda tüketici deneyimini iyileştirmeyi ve standart bir şarj altyapısı sunmayı hedeflediği görülüyor. AB üyesi ülkeler, düzenlemelere uyum sağlanmasını kendi belirledikleri yöntemlerle denetleyecek.