Samsung’un yeni nesil katlanabilir telefonu Galaxy Z Fold 7 resmiyet kazandı. Cihaz, önceki modellere göre hem daha hafif hem de daha ince bir yapıya sahip. Ancak bu değişim, yıllardır alışılan S Pen desteğinin tamamen kaldırılmasıyla geliyor.
Samsung, New York’ta düzenlenen Galaxy Unpacked etkinliğinde yeni nesil katlanabilir telefonu Galaxy Z Fold 7’yi tanıttı. Önceki modellere göre daha ince ve hafif hale gelen cihaz, tasarım anlamında önemli bir evrim geçirirken, kullanıcıların alıştığı bazı özelliklerden ise vazgeçildi. En dikkat çekici değişikliklerden biri, S Pen desteğinin tamamen kaldırılmış olması. Şirket, kalem desteğini sürdürmenin cihazın kalınlığını artıracağını belirterek bu özelliği dışarda bırakmayı tercih etti.

Galaxy Z Fold 7, katlandığında daha kompakt, açıldığında ise daha geniş bir deneyim sunuyor. İç kısımdaki ekran 8 inç büyüklüğe ulaşırken, yüzde 11 oranında daha geniş bir kullanım alanı sağlıyor. Hem iç hem dış ekran 1-120 Hz arasında uyarlanabilir yenileme hızına sahip ve 2600 nit’e kadar ulaşan parlaklık değeriyle dış ortamda da rahat görüntüleme imkânı sunuyor. Samsung, bu modelde önceki nesilde kullanılan ekran altı kameradan vazgeçerek daha net çekimler için klasik 10 MP ön kameraya dönüş yaptı.
Cihazın performansını Qualcomm’un yeni Snapdragon 8 Elite for Galaxy yonga seti sırtlanıyor. Kamera tarafında ise Fold serisinde ilk kez 200 MP ana sensör yer alıyor. Buna 12 MP ultra geniş açı ve 10 MP telefoto lens eşlik ediyor. Telefoto lens, 3x optik yakınlaştırma yeteneğine sahip. Batarya kapasitesi önceki nesille aynı, yani 4400 mAh. Şarj tarafında ise 25W kablolu, 15W kablosuz ve 4.5W ters kablosuz şarj desteği sunuluyor.
Samsung bu kez dayanıklılığa da ekstra önem vermiş. Yeni Armor FlexHinge menteşe yapısı, titanyum katmanlı ekran koruması ve Corning Gorilla Glass Ceramic 2 cam koruması ile cihazın uzun ömürlü olması hedeflenmiş. Galaxy Z Fold 7, IP48 sertifikasıyla toza ve sıçramalara karşı da dayanıklılık sunuyor.
S Pen’in kaldırılması, şirketin bu aksesuarı artık üretkenlik odaklı değil daha sade bir giriş yöntemi olarak konumlandırma niyetinde olduğuna işaret ediyor. Bu değişim, özellikle Galaxy S25 Ultra’daki Bluetooth desteğinin kaldırılmasıyla da birleşince, Samsung’un amiral gemilerinde kalemin geleceği konusunda soru işaretlerini artırıyor.






