Mercedes-Benz, Katı Hal Bataryalı Otomobilleri Bu On Yılda Tanıtacak

m3

Elektrikli otomobil dünyasının uzun süredir cevap aradığı üç temel soru var: Daha fazla menzil, daha kısa şarj süresi ve daha yüksek güvenlik. Bu soruların çözüm anahtarlarından biri olarak görülen katı hal batarya teknolojisi, artık bir hayal olmaktan çıkıyor. Alman otomotiv devi Mercedes-Benz, bu teknolojiyle çalışan elektrikli otomobilleri “on yılın sonundan önce” piyasaya süreceğini resmen duyurdu.

Mercedes’in geliştirme şefi Markus Schäfer, bu iddialı açıklamayı Kopenhag’daki bir etkinlikte yaptı. Açıklama, Mercedes’in elektrikli mobilite vizyonunda katı hal bataryaların kritik bir rol üstleneceğinin güçlü bir işareti. Bu kapsamda marka, ABD merkezli katı hal batarya geliştiricisi Factorial ile iş birliği içinde çalışıyor.

Mercedes, Factorial teknolojisiyle donatılmış bir katı hal bataryalı EQS prototipi üzerinde çalıştıklarını ve şu anda gerçek dünya testlerinin sürdüğünü de doğruladı.

Mercedes-Benz

%25 Daha Fazla Menzil: Elektrikli Sürüşte Yeni Bir Eşik

Katı hal bataryaların en çok dikkat çeken özelliği, geleneksel lityum iyon pillere kıyasla %25’e kadar daha fazla menzil sunması. Bu, günümüz ortalama elektrikli araçlarında 480 kilometre civarında olan menzilin 600 km’ye kadar çıkabileceği anlamına geliyor.

Bu ekstra menzil, bataryanın enerji yoğunluğunun artmasından kaynaklanıyor. Daha küçük batarya paketleriyle benzer menzil değerlerine ulaşmak da mümkün olacak; bu da araçların daha hafif ve verimli olmasını sağlayabilir.

Sadece Daha Güçlü Değil, Daha Güvenli

Katı hal bataryaların bir diğer büyük avantajı ise güvenlik. Geleneksel lityum iyon bataryalar sıvı elektrolit içerdiğinden, arıza durumunda yangın riski taşıyor. Oysa katı hal bataryalarda, bu sıvının yerini çok daha stabil olan katı elektrolitler alıyor ve bu da bataryaların aşırı ısınma ve yanma riskini azaltıyor.

m1

Mercedes Yalnız Değil, Yarış Tüm Sektörü Kapsıyor

Mercedes, Factorial ile ilerlerken; Volkswagen, QuantumScape ile, BMW ise Solid Power ile iş birliği yapıyor. Hatta Stellantis de Factorial ile çalışarak, 2026 yılına kadar katı hal teknolojili test filosunu yola çıkarmayı planlıyor.

Ancak “on yılın sonu” hedefi, bu teknolojinin hemen köşeyi dönmeyeceğini gösteriyor. Katı hal bataryaların günlük kullanım koşullarında dayanıklı ve seri üretime uygun hale gelmesi hâlâ ciddi bir mühendislik mücadelesi.

Geçiş sürecinde bazı üreticiler yarı katı hal bataryalara, yani jel bazlı elektrolitler kullanan daha esnek çözümlere yönelmiş durumda. Bu teknoloji, mevcut üretim altyapılarıyla uyumlu çalışabildiğinden, maliyetleri düşürerek tam katı hal geçişine köprü görevi görüyor.

Çinli SmartSens, Amiral Gemisi Telefonlar için 1 İnç Süper Sensörünü Hazırlıyor