Blockchain sisteminin yapay zekâ teknolojilerinden yararlanmak için iki önemli avantaja sahip. Açık kaynaklı olması ve büyük miktarda veriyi barındırması.
Blockchain’in işbirlikçi doğası yapay zekânın sistemi geliştirmesinin önünü açarken, yapay zekâ büyük verinin daha hızlı ve verimli bir şekilde analiz edilmesine yardımcı olacak. Yapay zekâ, blockchain ekosisteminde belli başlı alanlardaki çalışmaları oldukça kolaylaştıracak. Bu alanların başında Veri ve Pazar Analizi geliyor.
Bir blok zinciri oluşturmadan önce geliştiricilerin blok zincirinin hangi özellikleri sunması gerektiğini belirlemesi; bunu belirleyebilmek için ise kullanıcıların ihtiyaç ve taleplerini bilmeleri gerekiyor. Yapay zekâ veri toplama ve analiz etmedeki hızıyla, geliştiricilere projelerinde oldukça fazla zaman kazandırması muhtemel
Yapay zekâ etkisinin hissedileceği bir diğer alan ‘Akıllı Sözleşmeler’. Blokzinciri sisteminin yapı taşlarından olan akıllı sözleşmenin kurallarını ve işlemlerini tanımlamak için zaman ve emek yoğun bir kodlama süreci gerekiyor. Yapay zekânın yalnızca kodlamada değil, kodun test edilmesinde de geliştiricilerin iş yükünü hafifleteceği düşünülüyor.
Blokzinciri gibi karmaşık bir sistemdeki hata tespitini el yordamıyla yapmak oldukça zaman alan bir süreç olmakla birlikte pahalıya mâl olabilir. Yapay zekâ, kodun doğruluğunu ve güvenilirliğini sağlamak için testler oluşturabilir; basit hataları kolayca ayıklayabilir. Ayrıca veri analiziyle sistemdeki hataları izlemek ve kaydetmek üzere programlanabilir.
Yapay zekânın farklı senaryoları simüle edebilme yeteneğine de sahip. Bu sayede hataların ve güvenlik açıklarının önceden tahmin edilerek blokzinciri koduna yerleştirilmeden önce giderilmesi önemli bir avantaj. Öte yandan blockchain’de operasyonel verimliliği artıran yapay zekâ, aynı zamanda sistemi optimize ederek maliyetlerin de düşmesini sağlayacak.