#İŞBİRLİĞİ
Özkan Uğur’un “Hadiiee bakiiimmmm” repliği için bile gidilir. Tabii çok daha fazlası var. Eğlencesi garanti bir yerli film: Arif v 216.
Yılın en çok beklenen filmlerinden Arif v 216 nihayet vizyonda yerini aldı ve ilk hafta itibarıyla 1 milyon izleyici rakamını geride bırakmayı başardı. Özellikle ilk üç günlük gösterim sürecinde boş bir koltuk bulmak çok zordu. Mesela biz, pazartesi günü anca yer bulabildik. Neyse, gelelim kısa ve öz biçimde film hakkında düşündüklerime…
Öncelikle Arif v 216, “deli gibi gülmelik” bir film değil, ama çok eğlenceli vakitler geçirebileceğiniz, film boyunca sürekli “Aaa bu buradan alıntı ya da şuraya gönderme var” diye yanınızdakiyle sohbetler gerçekleştireceğiniz bir film.
Filmde Arif ve robot 216’nın başından geçen olaylar konu ediliyor (E haliyle). Bu kez 216’nın daha ön planda olduğunu söyleyebiliriz. Zira kendisi “insan olma” amacı ile dünyaya geliyor ve kısa süre sonra çok farklı şeyler oluyor.
GORA’dan tutun da Back to the Future’a, Banker Bilo’dan Chucky’ye, Barış Manço’dan Zeki Müren’e, eski Türk Sineması dönemi ve klişelerinden günümüze yakın dönemlere kadar birçok “hoş” detay var. Özellikle de müzikal tarafın ağır bastığını söyleyebiliriz.
Filmde kullanılan kostümler, kullanılan mekanlar, görsel efektler, dublajlar ve müzikler çok çok iyi. Öyle bir renk paleti var ki rengarenk şeker sepeti gibi.
Tabii aklıma takılan birkaç şey de oldu. Örneğin, Zeki Müren sahnelerinden bir tanesinde Kerimcan Durmaz’ın “3 Adam” isimli programda yaptığı skeçten esinlenilmiş gibi geldi bana ve bu fikri pek sevmedim açıkçası. Tabii bu benim fikrim. Belki de hiç alakası yoktur. Öte yandan, 216’ın GORA’daki konuşma tarzına kıyasla bu yeni filmdeki konuşma tarzı “daha bir çocuksu” olmuş. Belki de filmin konsepti gereği öyle düşünüldü, ama ben GORA’daki tarzını burada da sürdürmesini isterdim.
Sonuç olarak, keyifle izleyebileceğiniz bir film var vizyonda ve devamı geleceği de şimdiden müjdeleniyor!
–
MFÖ, Vestel Gururla Yerli konserleri kapsamında kışı yaza çevirdi!