#İŞBİRLİĞİ
Sürücüsüz otomobil teknolojileri, sessiz ama derinden ilerlemeye devam ediyor. Biz dört beş sene içinde alacağımız yeni otomobillerin planlarını yaparken otomobil endüstrisi beş seneye kadar sürücüsüz otomobillerini ticari ürüne çevirip satışa sunmak için hazırlık yapıyor.
Bu hedefle çok ciddi çalışmalar yürüten üreticilerden sesini en çok duyduklarımızın başında Google geliyor ama asıl işi otomobil üretmek olan asırlık otomobil markaları da sessiz sedasız kendi otomobillerini satışa hazırlıyorlar: Mercedes-Benz, General Motors, Nissan, Renault, Toyota, Audi, Volvo, Peugeot, BMW…
Aslında üreticiler, kendi kendilerine giden ve sürücüye ihtiyaç duymayan otomobilleri çoktan ürettiler ve ABD Kaliforniya’da, devlet izniyle gerçek trafikte teste soktular. Eylül 2014’ten beri test amacıyla Kaliforniya caddelerinde düşük hızlarla yolculuk eden bu test otomobilleri sayesinde otomotiv endüstrisi sürücüsüz otomobil teknolojilerinin karşılaşacağı riskler konusunda önemli deneyimler kazandı. Bu risklerin başında da insanların geliyor olması, büyük bir ironi. Üreticilere göre, kurallara uymayan şoförler, trafikteki en büyük problem. Bu sorunu çözmek içinse otomobil üreticilerinin trafik otoritelerine önerisi biraz radikal: Sürücüsüz otomobiller yaygınlaştıkça, yakın gelecekte direksiyonlu otomobil üretmenin ve insanların otomobil kullanmasının yasaklanması! İnsanların otomobillerin direksiyonunu kullanması yasaklandığında trafik kazalarının da yok olacağına inanıyorlar.
Sürücüsüz otomobillerin başka artıları ve eksileri de var. Örneğin, sürücüsüz otomobiller trafikte yaygınlaştığında artık intihar bombacılarının kendilerini öldürmek zorunda kalmayacağı düşünülüyor zira içinde insan olmayan robot otomobilleri bombayla doldurduktan sonra programlayıp hedefe gödnerecek terörist organizasyonların nasıl durdurulabileceği sorusuna şu anda cevap bulunamıyor.
Peki sürücüsüz otomobillerin hayatımıza katacağı diğer artılar ve eksiler nelerdir?