Seiko Epson Corporation, ilk yüksek kapasiteli mürekkep püskürtmeli yazıcı ürününü 2010’da Endonezya’da piyasaya sürmüştü. Bugün, 170 ülkede birden satılan yazıcıların tüm dünyadaki toplam satış adedi 100 milyonu geçti.
Epson, yüksek kapasiteli mürekkep tanklı yazıcıları gelişmekte olan ekonomilerin ihtiyaçlarını karşılamak için geliştirmişti. İnovatif özellikleriyle dikkat çeken mürekkep püskürtmeli yazıcı ürünleri, piyasaya sürüldüğü ilk günden itibaren yazıcı pazarındaki ezberleri bozarak iş modellerini dönüştürdü ve pazarında liderliği elde ederek kendini kanıtladı.
Epson, mürekkep püskürtmeli yazıcı pazarının lideri
Günümüzde, yüksek kapasiteli mürekkep tanklı yazıcılar hem ofis hem de evde kullanılan yazıcı pazarında üretimi gerçekleştirilen ünitelerin yaklaşık yüzde 45’ini oluşturuyor. Epson da geniş ürün yelpazesi ve tecrübesiyle, yüksek kapasiteli mürekkep tanklı yazıcıların küresel pazar payında ilk sırada yer alıyor.
Bu tipteki yazıcılar sayesinde kullanıcılar daha düşük baskı maliyetleriyle karşılaşırken, daha az sıklıkta mürekkep kartuşlarını değiştiriyor. Son dönemde artan çevre bilincinin etkisiyle mürekkep püskürtmeli yazıcılar daha çok tercih ediliyor. Bu tipteki yazıcılar, daha az atık üreterek çevresel kaynakların korunmasına da yardımcı oluyor.
“Açık inovasyon yoluyla faaliyet gösterdiğimiz alanın sınırlarını genişleteceğiz”
Epson META-CW Asya Ticari Operasyonlar Başkan Yardımcısı Suat Özsoy, “Yüksek kapasiteli mürekkep tanklı yazıcılar, tasarım ve teknik özellikleri açısından geleneksel kartuşlu yazıcı modellerinden ayrılıyor. Düşük baskı maliyetleri ve kartuş değiştirme işleminin oldukça kolay olmasıyla öne çıkan bu tipteki yazıcılarımız, düşük çevresel etkileriyle de dikkat çekiyor.
Sürdürülebilirlik, Epson için her zaman en önemli konuların başında gelmiştir. Çevresel sorunlara ve diğer toplumsal meselelere çözümler bulmanın yanı sıra müşterilerimize sunduğumuz hizmetlerle de sürdürülebilir topluluklar yaratmak konusunda kararlıyız. İnsanları, nesneleri ve veriyi birbirine bağlamak için verimli, kompakt ve hassas teknolojilerimizi kullanıyoruz.
Dijitalin tüm olanaklarından faydalanarak yeni fikirler ve yöntemler uyguluyor, bunları hayata geçiriyoruz. Önümüzdeki dönemde; ürünlerin, hizmetlerin ve tedarik zincirlerinin çevresel etkilerini azaltacağız. Ayrıca, döngüsel bir ekonomide sürdürülebilirliğe ulaşacak ve yaratıcı, açık inovasyon yoluyla faaliyet gösterdiğimiz alanın sınırlarını genişleteceğiz.” diyor.