Pentagon, Kuzey Kore’nin bilinen nükleer silahların dışında yüksek miktarda kimyasal ve biyolojik silah stoklandığını iddia etti. Bu iddia Kore yardım adasında tansiyonun yükseldiği bu dönemde büyük endişe uyandırdı. Lider Kim Jong-un 13 Şubat 2017’de iktidar karşıtı kardeşi Kim Jong-nam’u Malezya’da öldürttü. Bu suikastin kimyasal silah ile gerçekleştirildiğine ise şüphe yok. Kullanılan kimyasal ise VX bileşeni yani sinir gazı. Bu bileşeni laboratuvar ortamında devlet desteği olmadan üretmek neredeyse imkansız. Bu korkunç suikast Kuzey Kore lideri Kim Jong-un’un kimyasal ve biyolojik silah programları hakkında bir ipucu niteliğinde. Kuzey Kore hükûmeti ise tüm bu iddiaları defaatle reddetti.
Ancak Kuzey Kore rejiminin yasadışı sayılan kimyasal ve biyolojik silahları geliştirdiğini ve stokladığını kanıtlayacak kesin bir delil bulunamadı.
Kuzey Kore uluslararası Kimyasal Silahlar Sözleşmesi’ni imzalamadı ve şu an için bu tür silahların üretimini ve kullanımını yasal görüyor. Ancak silah stoklarının varlığı kanıtlandığında kendi halkına ve uluslararası topluluğa nasıl hesap verecek bilinmiyor.
Güney Kore istihbarat raporlarına göre Pyongyang yönetiminin 25 farklı depoda 5.000 ton kimyasal ve biyolojik silah stokladığı açıklandı. Stoklanan biyolojik silahlar arasında şarbon, çiçek hastalığı ve veba da var. Eğer bu istihbarat raporu kanıtlanırsa tüm dünya ayağa kalkacak demektir.
Kore yarım adasının her iki yanında da askeri yığınaklar hız kesmeden devam ederken ABD güçleri sınır hattında olası bir kimyasal saldırı için sığınaklarını genişletirken ekipman sevkiyatlarına da devam ediyor. Pyongyang yönetimi bu tür kimyasal ve biyolojik silahları sınır hattında yani ülkesinin yanı başında ABD ve Güney Kore güçlerine karşı kullanmayı göze alamaz. Ancak bunları kıtalararası balistik füzelerde savaş başlığı olarak kullanılması işten bile değil.