Milyarlarca dolarlık veri merkezi yatırımları havada uçuşuyor, şirketler kapasite artırmak için birbiriyle yarışıyor. Ancak IBM CEO’su Arvind Krishna, bu devasa harcamaların geri dönüşü konusunda fazlasıyla karamsar. AGI hayali için yapılan trilyonluk planların bugünkü maliyetlerle sürdürülebilir olmadığını söyleyen Krishna, basit bir hesapla acı gerçeği açıkladı. İşte detaylar…
Teknoloji devleri nihai hedef AGI yani Yapay Genel Zeka’ya ulaşmak için adeta bir servet harcıyor. Google’dan Meta’ya kadar herkes veri merkezi kapasitesini artırma peşinde. Ancak IBM’in tepe ismi Arvind Krishna, bu denklemin yanlış kurulduğunu düşünüyor. Krishna’ya göre ödenen trilyonlarca doların karşılığını almak, bugünkü altyapı maliyetleriyle neredeyse imkansız.

Krishna katıldığı bir programda durumu bugünün rakamlarıyla analiz etti. Ortaya koyduğu sonuç ise oldukça düşündürücü. Bir gigawatt’lık bir veri merkezinin maliyeti yaklaşık 80 milyar doları buluyor. Tek şirketin 20-30 gigawatt’lık bir kapasite taahhüt etmesi demek, kasadan 1.5 trilyon dolar çıkması anlamına geliyor.
Olay sadece binayı dikmekle ve içini doldurmakla bitmiyor. Veri merkezlerinin kalbi olan AI çipleri de zamanla eskiyor. Krishna, bu donanımların teknolojik ömrünün yaklaşık 5 yıl olduğunu hatırlattı. Diğer bir deyişle 5 yılın sonunda eldeki pahalı çipleri çöpe atıp, sistemi sıfırdan yenilemek gerekli.

Küresel ölçekte AGI kovalamacası için yaklaşık 100 gigawatt’lık bir enerji ve donanım yatırımı planlanıyor. Krishna’nın hesabına göre toplam fatura 8 trilyon dolara çıkıyor. Deneyimli yönetici, “8 trilyon dolarlık yatırımın yalnızca faizini ödeyebilmek için bile 800 milyar dolar kâr etmeniz lazım. Bence bu yatırımdan geri dönüş almanın imkanı yok” yorumunda bulundu.

Sam Altman gibi isimler daha fazla enerji ve kapasite için bastırırken, Krishna mevcut yol haritasına şüpheyle yaklaşıyor. IBM CEO’suna göre LLM modellerini büyüterek ve daha fazla işlem gücü ekleyerek AGI’ye ulaşma ihtimalimiz yüzde 0 ile 1 arasında. Krishna yapay zekanın şirketlerde trilyonlarca dolarlık verimlilik yaratacağını kabul etse de, insan seviyesindeki zeka için mevcut teknolojiden fazlasının şart olduğunu sözlerine ekledi.






