Günümüzde akıllı telefon fiyatlarının biraz cep yaktığını söylemek çok da yanlış olmayacaktır. Özellikle 2017’de satışa sunulan modellerin fiyatları hayli uçuk seviyelere ulaşmıştı. Keza geçtiğimiz yıllarda en donanımlı modeli 4000TL seviyelerine satın alıyorken, bu sene ise amiral gemisi sınıfındaki modeller için 5000TL – 6000TL dolaylarında fiyatlar konuşulmakta. Bu durum bir, iki model için değil, tüm üst segment modeller için geçerli diyebiliriz.
Hal böyle olunca kullanıcıların yeni bir amiral gemisi modeli satın alması pek de kolay olmuyor. Genel tercih ise, telefonun operatörler vasıtasıyla satın alınarak farkın faturaya yansıtılması yönünde oluyor. Bu şekilde hem kullanıcı dilediği telefona kavuşmuş oluyor, hem de ödemelerde zorlanmıyor.
Aslına bakılırsa bu durum sadece Türkiye için geçerli değil. Keza Amerika’da da birçok operatör üst segment telefonları bu yolla müşterilerine sunuyor. Zaten müşteriler de amiral gemisi modeli satın alçaklarında genel olarak operatörlerini tercih ediyorlar.
Üstüne üstlük, Amerika’da fatura ile birlikte telefon satın almak oldukça uygun fiyatlara gelebiliyor. Yani bu satış stratejisi telefonların satış rakamlarına da olumlu olarak yansıyor. Tabi bunun için öncelikli olarak telefon üreticisi ve operatörler arasında anlaşma sağlanması gerekiyor. Aksi takdirde bu tarz bir satış mümkün olmuyor. Aynı Huawei’nin Mate 10 Pro modelinde olduğu gibi.
Huawei Mate 10 Pro için anlaşma sağlanamadı
Huawei bir süredir Mate 10 Pro modelini, operatörler üzerinden faturaya ek biçimde satmak için anlaşma ortamı kolluyordu. Taraflar arasında uzun süre devam eden görüşmelerin sonucunda anlaşma sağlanamadığı açıklandı.
Bu durum muhtemelen Huawei Mate 10 Pro modelinin ABD’deki satış rakamlarına da olumsuz olarak yansıyacaktır. Yine de bekleyip göreceğiz.