Honda Civic Amerika ve Avrupa pazarlarındaki kaydadeğer başarılarının benzerini Türkiye’de de gösterdi. Civic, Honda için markayı taçlandıran bir amiral gemisi, Japon markanın hayranları içinse efsane olmayı çoktan hak etti.
Kuzey Amerika’da üretim yapan ilk Japon firması olan Honda, Kanada’da 11 yıl üst üste en çok satılan otomobil markası olmak gibi çok önemli bir başarıya imza atarken, bu başarıda Civic’in payı büyüktü. Amerika Birleşik Devletleri’ndeki satış rakamlarında da, defalarca kez kendisini kanıtlamış olan model, Amerikan yerlileri Ford F-150, Chevrolet Malibu, Ford Fusion ve Ram 1500’i geride bırakmış durumda.
1972 yılında Japonya’nın en iyi otomobili ünvanını kazanan Civic, 1974 yılında Amerikan dergisi Road test tarafından ödüllendirildi. 2006’da kazanılan taç daha parlaktı: Otoriteler, Kanada ve Birleşik Amerika’nın en iyi otomobili ünvanına Civic’i layık gördü.
Honda Civic’in ülkemizdeki macerası ise daha dolambaçlı oldu. Civic, 1970’li yılında ithal ikamesiyle yollarda görülmeye başladı. O yıllarda ithal edilen Civic’lerin çoğu üç kapılıydı. 1980’li yollarında sonunda, kanunların değişmesiyle Civic resmen ithal edilmeye başladı. 3 ve 5 kapılı hatchback modellerin yanı sıra 4 kapılı sedan modeller de revaçtaydı. 1992-1994 yılları arasında sedanlar, varlığını iyice hissettirerek satış rakamlarında kardeşlerini ikiye katlamayı başardı.
Takvimler 1995 yılını gösterdiğinde hem ülkemiz hem de Honda için dönüm noktası yaşandı. Japon devi Türkiye’ye yatırım yapmaya karar vererek gebze’de dev bir fabrika açtı. Bu tarihle eş zamanlı olarak sedan rüzgarı fazlasıyla güçlendi. Honda Civic’in imajı, genç otomobilinden kompakt aile arabasına doğru hızla ilerlemeye başladı. 2001 yılındaki ekonomik kriz otomobil satışlarını da vururken, 2001-2003 yılları arasında 36.000 Honda Civic satıldı.
Üretim 1995-2001
Motor Tipleri: 74 beygir – 169 beygir
Bu Civic, üç göde tipiyle rekabette yer aldı. Hatchback, dört kapılı sedan ve coupe. Sedan seçeneği açık ara en çok tercih edilen oldu. Şanzıman opsiyonları ise 4 kademeli otomatik veya 5 kademeli düz olarak değişiyordu. Tüm modellerde çift havayastığı standartken 1997’de ABS’de seçenekler arasına girdi. 1.4 motor tasarruflu ama biraz cansızdı. Japon otomobillerin kronik hastalığı olan yol gürültüsü Civic kullanıcılarının da canını sıkıyordu.
Motor teknoloji ileri olsa da, Civic modellerinde sık vites düşürüp deviri artırmak şarttı. Konfor açısından ise fazla beklenti içine girilmemeli. Süspansiyon biraz set.
Triger kayışı bakımları sürekli yapılırsa motor uzun ömürlü. Eadyatör ve hortumlara da aynı özen gösterilmeli yoksa silindir kapağı contası zarar görebilir. Fren gücü hortumundaki tıkanma sorunu, 1997 yılında bir geri çağırma operasyonuna neden oldu. Bu nedenle özen şart.
Üretim: 2001-2006
Motorlar: 80 beygir – 200 beygir
Yeni nesil Honda Civic daha zarif, daha büyük ve daha güvenliydi. ABS ve dört havayastığı birçok modelde standart. Ne yazık ki kava hava yastıkları hiçbir modelde bulunmuyor. Lastik ve yol gürültüsünün üstesinden yeterinde gelinememiş.
Sedan modelin sunduğu 420 litrelik bagaj hacmi birçok aile için fazlasıyla yeterli. Motorlar önceki neslin aksine fazlasıyla canlı. 1,6 litre, 16 subaplı modellerin kağıt üstünde 100 kilometre/saat hıza ulaşması yanlızca 9.2 saniye ve bu sürüş keyfine de yansıyor. Sürüş keyfini biraz baltalayan noktalar ise uzun vites yolları ve hissiz direksiyonlar. Süspansiyonlar konfor odaklı düşünülmüş ve bunda belirli seviyede başarı sağlanmış.
Civic de tam bir Japon klasiği ve sınıfının en sorunsuz araçları arasında. Ancak maalesef iki geri çağırma operasyonu ile karşılaştı: 2004 yılında far şalteri ve ilerleyen yıllarda marş motoru kablolarında kısa devre riski bu çağırmaların nedeniydi. Türkiye’deki modeller ise operasyonlardan etkilenmedi.
Üretim 2006-2011
Motorlar: 83 – 201 beygir
Yeni Honda Civic, 3 ve 5 kapılı hatchback ve 4 kapılı sedan modelleriyle kompakt otomobiller arasındaki ateşli savaşa dahil oldu. Aynı platform kullanılmasına rağmen Civic HB ve Civic Sedan bambaşka iki araç görünümündeydi. Pek çok kişi Civic HB’i, futuristik kasası ve oyuncakları nedeniyle “UFO” olarak adlandırıyordu.
Kasalar bambaşka olsa da artılar ve eksiler aynı. Egzoz manifoldu çabuk koparak can sıkabiliyor ancak Civic modellerinin 5 yıllık egzoz garantisi bunun kolayca önüne geçiyor. İç mekanın işçilik ve plastik kalitesi en büyük rakipleri Opel Astra ve VW Golf’un biraz gerisinde ce gıcırtı sesleri keyif kaçırabiliyor.
Yürüyen aksamdaki beklenenden erken arızalar biraz can sıkıyor. Hidrolik direksiyondaki bağlantı problemi ise bazı HB modellerin geri çağrılmasına neden olmuştu. Triger zincirinn gergi sistemi hassas.
Yağ kaçağı sorunu yok. Arka fren kaliperinde kilitlenme sorunları yaşayabiliyor. Civic’in motorları ise kesinlikle heyecan verici ve araç, kendisinden üst sınıf otomobillere bile kök söktürecek yol tutuşuyla otomobil severlerin kalbini hemen kazanmayı başarıyor.
Sonuçta üretimi 2011 yılına kadar devam Honda Civic, küçük problemlerine rağmen sınıfının en sorunsuz araçları arasına adını yazdırmayı iyi biliyor.
Eski Civic, 2011 yılı itibariyle yerini yenisine bıraktı. Yeni modeller için elimizde yeterince veri mevcut değil ancak Honda’nın CV’si parlak ve marka, Japon otomobillerin karakteristik özelliklerini bünyesinde toplamış. Yeni Civic’in de, sorunsuzluk açısından öncülerinden çok da farklı olmayacağını varsayabiliriz.