Çin, geleceğin şehir konseptini test ettiği Xiong’an’da internetin sınırlarını zorluyor: Huawei ve China Unicom iş birliğiyle kurulan 10G geniş bant altyapısı, saniyede 10 gigabayta (80 Gbps) varan indirme hızları sunarak veri iletişiminde çığır açıyor.
50G-PON teknolojisine dayanan bu ağ, dev film dosyalarını tek tıkla indirmenize, gecikmesiz 8K/VR deneyimlerine ve bulut üzerinden kesintisiz oyun oynamaya imkân tanıyor. 2017’de Başkan Xi Jinping’in talimatıyla planlanan Xiong’an, Çin’in sürdürülebilir, yüksek teknolojili kent prototipi olarak öne çıkıyor. “15 dakikalık yaşam döngüsü” ilkesine göre tasarlanan bu şehirde; eğitim, sağlık, alışveriş ve eğlence bir yürüyüş mesafesinde yer alıyor. Yeni 10G ağı, kentsel hizmetlerin gerçek zamanlı izlenmesi ve yönetilmesi, otonom ulaşım sistemlerinin güvenli iletişimi ve altyapı sensörlerinden toplanan dev veri setlerinin anlık işlenmesi gibi imkansız görünen uygulamaları mümkün kılacak.
Saniyede 10 GB ne anlama geliyor?
İlginizi çekebilir: Yapay Zeka Yükseldi Kariyerler Geri Sarmaya BaşladıAnında içerik indirme: Çapraz platform 8K video, VR/AR içerikleri veya büyük bilimsel veri setleri saniyeler içinde cihazınızda.
Bulut oyunda sıfır gecikme: Yüksek bant genişliği ve düşük gecikme, konsol kalitesinde oyunu telefonunuza ya da ince istemcinize taşıyor.
Yapay zeka uygulamaları: Dev dil modelleri ve akıllı trafik yönetimi sistemleri, kesintisiz veri akışıyla gerçek zamanlı karar alıp uygulayabilecek altyapıya kavuşuyor.
Bütün bu yeniliklere karşın Xiong’an hâlâ “hayalet şehir” eleştirilerinden kurtulabilmiş değil. Bloomberg’in haberine göre, henüz beklenen nüfus ve ticari canlılık tam anlamıyla oluşmadı. Öte yandan, –30 °C ile 60 °C arasındaki aşırı iklim koşullarında dahi stabil çalışacak biçimde tasarlanan 10G şebeke, Çin’in teknoloji yarışında ne denli kararlı olduğunu gözler önüne seriyor.
Küresel ölçekte hâlâ 5G yaygınlaşma sürecindeyken, Xiong’an 10G ile internetin geleceğine dair somut bir örnek sunuyor. Akıllı ulaşım, gerçek zamanlı kamusal güvenlik, uzaktan sağlık hizmetleri ve endüstriyel otomasyon gibi alanlarda test edilecek bu altyapı, önümüzdeki yıllarda Çin’in diğer mega kentsel bölgelerine ve nihayetinde dünya geneline yayılabilir. Gerçekten de bu proje; ütopik bir teknoloji vitrini mi olacak, yoksa “hyper-bağlantılı kent” idealinin başarı öyküsü mü yazacak, zaman gösterecek.
