İstanbul’un kültür sanat haritasına yepyeni bir durak ekleyen Paribu Art, kültür sanat alanından öne çıkan isimlerin katılımıyla özel bir geceye imza attı. Bu anlamlı gecede Paribu Art’ın dış cephesini kaplayan, dünyanın en yüksek çözünürlüklü LED ekranı da ilk kez sanatla buluştu.
Müzik, dans ve sahne gösterilerinin yer aldığı zengin programıyla İstanbul’un en yeni ve en yenilikçi çok sesli sahnesi Paribu Art, farklı disiplinlerden sanatçıları ve yaratıcıları ilk kez bir araya getiren bir açılışa imza attı.
Türkiye’nin en büyük dış mekân LED ekranının ilk kez sanatla aydınlandığı bu özel gecede, Serdar Biliş’in sanat yönetmenliğinde; Grammy adayı besteci, piyanist ve çok enstrümanlı sanatçı Mehmet Ali Sanlıkol’un, çok sesli koro Chromas’ın ve Beyhan Murphy koreografisindeki dans ekibinin performansları sahnelendi.

Gece ışık, ses ve zamanın başka bir ritimde aktığı deneyime dönüştü
Yaklaşık 1250 metrekarelik alan ve 140 milyon piksel çözünürlüğe sahip, dünyanın en yüksek çözünürlüklü sabit kurulum dış mekan LED ekranının sanatçıların performanslarıyla hayat bulduğu gecede sanat, kapalı kapılar arkasından çıkarak ışık, ses ve zamanın başka bir ritimde aktığı deneyime dönüştü.
Çok sesli ve janrasız performansları ile Chromas ekibinin çıkardığı ilk ses ve Beyhan Murphy’nin koreografisi ile dans ekibinin sergilediği performansın ilk hareketi ile başlayan program; içinde dijital altyapı, ışık-ses etkileşimi ve mekansal karşılaşmanın olduğu bir sanat şölenine dönüştü. Etkinlik, Disguise gerçek zamanlı içerik işleme altyapısı sayesinde dijital yüzey ve performanslar arasında senkronize bir akış yarattı.

LED Ekranlar Paribu Art’ın dijital sahnesinin ayrılmaz bir parçası olacak
Gece boyunca sanatçıların üretimleri, konukların hareketleri ve mekanın atmosferinden beslenen görsel içeriklerin buluştuğu LED ekran ile Paribu Art, kendi köklerinden beslenen ve tüm dünyayı besleyecek yeni bir ifade alanı yarattı. LED ekran mekanın çağdaş, yenilikçi ve kapsayıcı duruşunu güçlendirirken, farklı şehirlerin kesişme noktasında yer alan Paribu Art, sanatı sınırların ötesine taşıma misyonunu teknolojiyle sağlamlaştırdı.
Yalnızca bir ekran değil, yeni bir yaratım ve ifade alanı olan LED ekranlar, yeniyi gelenekselle, teknolojiyi sanatla bütünleştirme amacının da bir yansıması olarak Paribu Art’ın dijital sahnesinin ayrılmaz bir parçası olarak farklı program ve içeriklerin de daha fazla insana ulaşmasına katkıda bulunacak.

“Türkiye’nin Kültür-Sanat Alanındaki Yeni İfade Gücünü Ve Uluslararası Temsil Yolculuğunu Kutladık”
Geceyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Paribu Kurucu ve CEO’su Yasin Oral; “Bu gecede yalnızca bir mekânın açılışını değil, Türkiye’nin kültür-sanat alanındaki yeni ifade gücünü ve uluslararası temsil yolculuğunu kutladık.
Paribu olarak hedefimiz disiplinler arası daha fazla üretici ve yaratıcı yetiştirmek. Paribu Art’ı tasarlarken bu hedefle yola çıktık; toplumu ileriye götürecek kültür aktörlerine alan açarken yenilerini yetiştirmek ve farklı disiplinleri aynı çatı altında bir araya getirerek, destekleyici ve iş birliğine açık bir alan oluşturmak en temel gayemiz. İzleyiciyle yalnızca estetik değil, katılımcı, deneyimsel ve birbirini besleyen bağlar kuran bu yaklaşımı her geçen gün geliştiriyoruz.
İstanbul’da, dünyayı birbirine bağlayan bir noktada olmak, sanatın hem şehirler hem de ülkeler arası dolaşımını destekleyen bir değer yaratıyor. Paribu Art’ın kendi köklerinden beslenen ve daha geniş kitlelere ulaşmayı amaçlayan bir ifade alanı olarak konumlanmasını bu nedenle çok önemsiyoruz.
Mekanın dış cephesini oluşturan ekranlar da bu yaklaşımın bir parçası olarak, teknolojinin sunduğu olanakları üretim, sergileme ve erişim süreçlerine entegre eden yeni bir yüzey, yeni bir sahne oluşturuyor. Sanatı mekanın sınırlarından çıkararak herkesle buluşturacak bu dijital altyapının, topluluklarla etkileşimi artıracağına ve geleceğe yön vereceğine inanıyoruz.” dedi.

“Paribu Art, Çok Disiplinli Yeni Bir Üretim Kültürünün Kapılarını Açtı”
Paribu Art Direktörü Özge Bakırçalı, açılışa ilişkin değerlendirmesinde şöyle dedi: “Paribu Art’ın açılışıyla birlikte, sanatı mekânın sınırlarından çıkarıp şehirle ve topluluklarla buluşturan yeni bir anlatı başlattığımıza inanıyorum. Bu gece ortaya koyduğumuz deneyim, gelecekte mümkün kılmak istediğimiz çok disiplinli üretim kültürünün ilk adımı.
Paribu Art’ı tasarlarken amacımız yalnızca bir etkinlik alanı yaratmak değil; sanatçıların, yaratıcı üreticilerin ve toplulukların buluştuğu, yeni ifade biçimlerinin denenebildiği sürdürülebilir bir ekosistem kurmaktı. Önümüzdeki dönemde hem dijital hem fiziksel programlarımızla; performans sanatlarından yeni medya işlerine, çocuklara yönelik kapsayıcı içeriklerden uluslararası ortaklıklara kadar geniş bir yaratım alanı açmaya devam edeceğiz.
Bu açılış gecesi, Paribu Art’ın vizyonunu görünür kılan ve bu uzun vadeli yolculuğun neye hizmet edeceğini somutlaştıran güçlü bir başlangıç oldu.”






