Daredevil, Flash ve Lucifer gibi çizgi roman uyarlamaları ile birlikte, en iyi çizgi-roman TV uyarlamaları arasında başı çeken Gotham, yükselişini devam ettiriyor. Batman v Superman’in popülerliği de, seriye olan ilgiyi artıracak gibi gözüküyor.
Gotham, ciddiyeti, karanlık atmosfere cuk diye oturan üç boyutlu karakterleri (bu dizide sadece iyi veya kötü yok, gri noktalar, bizce serinin en başarılı yönü) ve başarılı oyunculukları ile, sadece çizgi roman müdavimlerinin değil; polisiye-gerilim türünün tutkunlarından da tam not aldı. Ne de olsa, yapımcı koltuğunda Mentalist ve The Rome’un efsanevi yaratıcısı Bruno Heller var.
Oswald Copplepot’ı – veya çok bilinen ismiyle “The Penguen’i canlandıran Robin Lord Taylor’ın da bu çorbada epey tuzu var. Tüm oyunculuklar iyi bu aktör, Game of Thrones’daki Tyrion Lannister karakterini canlandıran Peter Kinklage gibi başka bir boyuttu.
Bizce dizi, Daredevil ile birlikte TV dünyasının en iyisi. Flash’ın öyküsü hoş ama oyunculuklar ve garip “drama faktörü” nedeniyle geri düşüyor. Lucifer ise sürekli yükselişte olmasına rağmen, biraz daha zamana ihtiyacı var.
Genelde, reytingler başta en yüksek değerlerindedir ve zamanla belli seviyede düşerek, optimal değerlere ulaşır. Ne var ki Gotham, her geçen bölümde reytinglerini artıyor. Hugo Strange’i canlandıran, Law and Order: SVU’dan tanıdığımız B.D Wong da, seriye kan kattı. Gotham’ın son bölümü, sadece Amerika’da 7 milyon kişi tarafından izlendi.
Fox’un bomba serisinin, resmi üçüncü sezon onayı da şimdiden geldi. Fazlasıyla hak edilmiş bir başarı olduğunu düşünüyoruz.
