Son dönemde Doğu Asya’da tansiyonu giderek yükselten Kuzey Kore ve ABD’nin gergin ilişkileri bölgedeki ülkelerde nükleer saldırı olasılıklarını yeniden gündeme getirdi. Bölgenin en güçlü ülkesi Çin Halk Cumhuriyeti ise en son Soğuk Savaş yıllarında nükleer saldırı tedbirlerini bir hayli genişletmişti. Özellikle de başkent Pekin de. Dünyanın en kalabalık şehirlerden olan Pekin 20 milyondan fazla nüfusa sahip. Hükümet olası bir saldırıda nüfusunu koruması gerektiğini biliyor ve çözümü Pekin Metrosu’nda bulmuş. Şehirdeki metro istasyonları Çin Halk Ordusu Roket Kuvvetleri ve hükümetin işbirliği ile son on yıldır hızla revize ediliyor.
Pekin Metro istasyonları, başkent nüfusunu büyük fırtınalardan, nükleer ve biyolojik saldırılardan korumak ve onları güvende tutmak için ağır patlamalara dayanıklı kapılarla korunuyor.
Ancak bu kapıları gün içerisinde fark etmek pek de mümkün değil. Halkın tedirgin edilmemesi amacıyla kapılar duvarların içerisine ustaca gizlenmiş. Nükleer saldırı durumunda istasyon görevlileri dakikalar içerisinde kapatarak istasyonları yüksek ısıdan ve radyasyondan korumakla görevli. Tüm istasyonlarda standart olarak iki adet acil durum kapısı mevcut. Bu kapılardan her biri 7 ton ağırlığında ve 45 santimetre kalınlığında betonla güçlendirilmiş çelik yapılardır.
Ayrıca her istasyonda minimum üç saatlik bir oksijen kaynağı mevcut.