Beyinleri genç kalanlar bilim insanlarının araştırma konusu oldu: Bunu nasıl başarıyorlar

Yeni beyin araştırmaları

Oldukça dikkat çekici bireyler arasında yer alan beyinleri genç kalanlar bilim insanlarının yeni araştırma konusu. Bugüne kadar ilk defa onlar hakkında araştırma yapıldı. İşte konuyla alakalı merak edilenler.

Beyin aktiviteleri zamanla yavaşlamaya başlıyor. Eğer alzheimer gibi bir hastalığınız varsa beyin aktiviteniz büyük oranda geriye doğru gidiyor. 20 yaşındaki genç ile 80 yaşındaki yaşlı bir bireyin beyinsel fonksiyonları aynı olmuyor. Genç yaşlarda beyin aktiviteleri çok daha hızlı çalışıyor.

Bilim insanları yeni bir araştırma yaparak 60, 70 ve 80 yaşlarındaki bireyleri inceledi. Ancak bu bireyler diğerleri ile aynı değil. Onlar zamanın akışına karşı koyabilen insanlar. Superager olarak adlandırılan bu kişiler, diğerlerinin aksine beyinlerini hep genç tutmayı başarıyor. İlginç bir şekilde bedenleri yaşlansa bile beyinleri her zaman için genç kalmaya devam ediyor.

Beyinleri genç kalanlar üzerinde test yapıldı

Konuyla ilgili araştırmalar içerisinde yer alan nörolog Alexandra Touroutoglou, 18 ile 25 yaş aralığındaki kişilerin sinir bağlantılarını inceledi. Aynı şekilde 60, 70 ve 80 yaşlarındaki Superager olarak bilinen kişilerin nörolojik bağlantılarına bakıldı. Sonuç gerçekten de hayret vericiydi.

beyinleri genç kalanlar

Manyetik rezonans görüntüleme sistemi ile incelenen bu beyinler neredeyse aynı fonksiyon hızına sahip. Beynin hafıza bölümü olarak bilinen singulat korteks ve hipokampus bölümleri yaşlanmaya bağlı olarak gelen zayıflamaya ilginç bir şekilde karşı koyabiliyor. Böylece bu bireyler normalden çok daha genç bir beyne sahip oluyor.

Alzheimer hastalığını bitirebilecek ilaç büyük tartışma konusu oldu: Beyin kanaması yapıyor

Superager olarak bilinen bu kişiler henüz bilim insanları tarafından çözülemedi. Sadece beynin ilginç bir şekilde hafıza kaybına karşı koyabileceği ifade ediliyor. Muhtemelen bilim insanları konuyla ilgili araştırmalarına bir süre daha devam edecek. Peki siz bu çalışma hakkında ne düşünüyorsunuz?