Bilim insanları, Güneş’in korona tabakasında dev bir delik tespit etti. Bu açıklık, radyoaktif yüklü güneş parçacıklarının uzaya kaçmasına ve doğrudan Dünya’ya yönelmesine neden oldu.
ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi (NOAA), bu durumun 14 Haziran Cumartesi günü G2 seviyesinde jeomanyetik bir fırtınaya yol açacağını duyurdu. Jeomanyetik fırtınalar, Güneş’ten yayılan plazma ve yüklü parçacıkların Dünya’nın manyetik alanıyla etkileşime girmesi sonucu oluşur. Bu olaylar, G1’den G5’e kadar sınıflandırılır. G2 seviyesi, orta düzeyde bir fırtına anlamına geliyor ve zaman zaman yüksek frekanslı radyo iletişiminde kesintilere, uyduların sapmasına ve nadiren elektrik altyapılarında aksamaya yol açabiliyor.
Ancak bu fırtınaların belki de en göz alıcı sonucu, aurora borealis yani kutup ışıklarının görülme olasılığı. Bu fırtına sayesinde auroralar, 55° kuzey enlemlerine kadar inebilir. Daha önceki benzer fırtınalarda Türkiye’nin kuzeyinden bile bu görsel şölen izlenebilmişti.

En Hareketli Döneminde: Solar Maksimum
NOAA, Güneş’in şu anda “solar maksimum” olarak adlandırılan yüksek aktivite dönemine girdiğini de doğruladı. Bu evre, yıldızın 11 yıllık döngüsünde en fazla güneş lekesinin, plazma patlamalarının ve koronal kütle atımlarının yaşandığı dönem.
2019 yılında başladığı 25. döngüsünün zirvesine yaklaşırken, önümüzdeki aylarda benzer ya da daha güçlü fırtınaların görülmesi oldukça olası. Bu da teknolojik altyapı, iletişim sistemleri ve hatta günlük yaşam üzerinde daha sık etkiler yaşanabileceği anlamına geliyor.
Etkileri Ne Olacak?
- Uydu sistemleri ve GPS sinyallerinde sapmalar
- Yüksek frekanslı telsiz iletişiminde kesintiler
- Şiddetli fırtınalarda bölgesel elektrik kesintileri
- Kutup ışıklarının alışılmadık bölgelerde görülme ihtimali






