#İŞBİRLİĞİ
id Software tarafından geliştirilen ve dağıtımcılığını Bethesda’nın üstlendiği FPS oyunu Doom Eternal, 20 Mart’ta PC ve konsollar için raflarda yerini alacak. Yılın en çok beklenen yapımlarından olan oyun, çıkışına yaklaşık 2 ay kala, İstanbul’da basın mensuplarının karşısına çıktı.
Doom Eternal’i çıkışından önce İstanbul’da oynadık!
Doom Eternal, 2016 yılında oyunculara sunulan Doom’un devamı niteliğinde bir yapım, aynı zamanda 1994’te çıkan Hell on Earth’ün de bir nevi güncel teknolojilerle tasarlanmış yeni bir versiyonu.
Doom Eternal’de Doom Slayer’ı kontrol ederek Cehennem yaratıklarını geldikleri yerlere postalamakla meşgul olacağız ve bu kez Dünya’da da savaşacağız. Zira insanlık büyük bir tehlikede ve yaratık akınını durdurabilecek tek kişi de Doom Slayer’dan başkası değil. İlginç bir detay olarak, oyunda yalnızca Cehennem güçleri ve Doom Slayer değil, aynı zamanda Cennet güçleri de yer alıyor. Evet, kulağa ilginç geliyor belki, ama öyle. Sonuçta bahsedilen bir Cehennem var ise, Cennet de olmalı, değil mi?
Doom Eternal, Doom 2016’ya kıyasla iki katı büyüklükte bölüm tasarımları ve bolca düşman vaat ediyor. Doom Slayer’ın kostümünde ve silahlarında yapılan geliştirmelerle birlikte heyecan doruğa çıkacak. Yapımcıların deyimiyle Doom 2016, bir rock n roll oyunuydu. Doom Eternal ise, bir metal oyunu olacak.
id Tech 7 oyun motoruyla hazırlanan oyun, PC ve bazı konsollarda 60 FPS değerinde çalışacak.
Peki İstanbul’da gerçekleştirilen etkinlik neydi ve şu an itibarıyla Doom Eternal nasıl görünüyor?
Bir süre önce ülkemizde faaliyetlerine başlayan Bethesda, ilk büyük etkinliğini Doom Eternal ile gerçekleştirdi. Teknoloji ve video oyun basınından pek çok isim, oyunun ilk 3 bölümünü oynayabilmek için bir araya geldi ve kendi adıma konuşmam gerekirse, “saatler nasıl geçti, anlayamadık…”
Doom Eternal’in ilk bölümü gerçekten çok etkileyiciydi ve özellikle eski Doom’ları bilenler için de güzel detaylar barındırıyor. Bu bölüm hakkında yazılı ve görsel olarak bilgi vermek yasak olduğu için başka bir şey söyleyemiyorum.
İkinci ve üçüncü bölümler de fazlasıyla aksiyon yüklü, bolca platform öğesi barındıran, bolca yaratık ve bunları ortadan kaldırabilmemiz için güzel detaylara sahip bölümlerdi. Az evvel de dediğim gibi, Doom 2016’ya kıyasla gerçekten çok büyük ve çok daha detaylı bölümler hazırlanmış.
Dikkat çekici bir diğer detay ise, Doom Slayer’ın yaşadığı mekânı görebiliyor, hatta vakit geçirebiliyoruz. Elektro gitarlardan resim tablolarına kadar pek çok farklı ilgi alanı var ve bu tip detayları ilk kez görebiliyoruz. Dahası için şimdiden sabırsızlanıyorum.
Yaklaşık 4 saat boyunca Doom Eternal’in single player tarafında sayısız yaratık öldürdüm, pek çok güzel easter egg keşfettim ve sanırım 5-6 kez de öldüm. Yine de çok fazla eğlendim diyebilirim.